Muallim

                             MUALLİM

İlim, âlim; ulema ile akrabadır. Muallimlik bir peygamber mesleğidir.
Muallim; ilim öğreten, âlemi anlatandır. Hayata ve insana muallim.
Muallim; insanın ziyneti hâline gelen bütün üstün meziyetlerini ve şahsiyetini süsleyen, güzel ahlakını kuşandıran kimsedir. Muallim tevazuyu, tazimi kazandırandır. Terbiye edendir, talim edendir ve talim ettirendir. Yaptığı iş ile hayatın tamamını kuşatan, yaşantımızın tüm aşamalarına yön veren, bir ömür sürecek istikametini belirleyen, şahsiyetlerin manevî cephesine şekil ve vücut verendir.
Muallim temiz görüşlü, duru bakışlı,  sade ve anlayışlı, sağlam kavrayışlıdır. Söylenmeden söyleyen, gönülleri keşfedendir.
Suhuletli, sükunetli, sehavetlidir.
Muallim, maarifin baş mimarıdır. Talebe olarak önüne gelen insanı işleyen, şekillendiren, bir ömür taşıyacağı ruhu veren kimsedir. Sabrını, sebatını, şahsiyet duvarının taşlarını tane tane işleyendir. Sanatkâr edasıyla eserini gergef gergef işleyen, Allah’ın yarattığı en güzel varlık, eşref-i mahlûk olan insanı yüreğiyle, ruhuyla, aşkıyla yetiştirendir.
En büyük terbiye edici olan Allah’ın Rabb sıfatını yeryüzünde temsil eder. Muallim, insanları terbiye eden mürebbîdir. Talebenin kalbini, aklını, fikrini, bedenini ve ruhunu terbiye eder. Akleden, fikreden, şükreden ve kanaat eden olarak yetiştirir.
Muallim, okuma yazma sevgisini kendi ruhundan aşk damlalarıyla talebesinin benliğine damlatır. Her insanın bu dünyadaki ‘olma’ hâlinde muallimin mayası, hamuru, tuzu, hasılı kelam dokunuşu vardır. Bir dokunuşu ile binlerce oh işitilendir.
Muallim, marifetli, arif, iltifatı ve ikramı bilen insanı yetiştirendir. Talebesinin hafızasını yenileyen, düşünce ufkunu genişleten, tefekkürün derinliklerine doğru yol aldırandır.
Muallim; tarihini, medeniyetini, kültürünü ve kimlik değerlerini bütün sırrı ile yüreklere işleyen erbab-ı  insandır. Bütün insan güzellikleri kendi şahsiyetinde toplayan sonrada dönüp talebesinin şahsında sembolleştiren adamlık numunesidir.
Muallim, ilmin taliplisi olan talebenin ta kendisidir. Muallim talip yetiştirir, ilim taliplisi yetiştirir, talebe yetiştirir!.
Muallim, aşk adamıdır. İşini adanmış bir ruh hali ile yapar. Hesabî değil, hasbî olandır. Çabası, zaman mekân ile sınırlı değildir. Her zaman  ve her yerde talebelerine bir mektep olmaya devam eder. Onun daimi meşgalesi, daimi meş’âlesi olduğu talebesidir.
Muallim, bir tomurcuk olarak önüne gelen talebeyi; irfanı, sesi, nefesi, bakışı, gülüşü ve tebessümü ile olgunlaştıran insanın adıdır.
Muallim; hakkı bilen, hakkı tutan, hakkı gözeten, hakkı teslim eden, mesleğinin hakkını verendir.
Muallim talebeyi seven, talebeyi sevindiren, insanımızı sevdirendir!..
Muallim hem kendini hem de dünyayı bilendir. Hem haddini hem de hakkı ve hakikati bilen, bunu aşk ile talebesine intikal ettirendir.
Muallim talebeye aklını kullanabilmeyi, aklıselimi öğretendir. Keşfeden, yapan, inşa eden, faaliyete geçirendir. Talebesine, her hadiseye farklı nazarlarla bakmayı gösteren, olaylara basiretle yaklaşan, daima zihnî yenilenme ve hakikate ulaşma çabası içerisinde olan ve bu hali ile talebesini terbiye eden insandır.
Muallim güçlü sezgileri olan,  soran, sorgulayan ve en doğru soruyu sorabilen talebeyi yetiştirendir.
Yüreğinde gerçeği arama sızısı ve sancısı taşıyabilen, talebe yetiştirmede en vefalı yol arkadaşıdır.
Muallim adamdır ve bir cemiyet adamıdır.
Muallim doğru sözlü, gönül gözlü, has özlüdür.
Muallim görüş, bakış ve duruşuyla hür yaşayan ve hür düşünceyi temsil edendir.
Muallim, mümtaz bir şahsiyettir.
Nurettin Topçu: ‘’Kırk yıl öğretmenlik yaptım, mektebe giderken mabede gider gibi gittim, daima abdestli gittim.”  der.
 
Memiş OKUYUCU, insaniyet.net

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir