Zümer Suresi 5. Ayet Üzerine Detaylı Bir Tefsir 

Zümer Suresi 5. Ayet Üzerine Detaylı Bir Tefsir 

“Gökleri ve yeri hak ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine sarar, gündüzü de gecenin üzerine sarar; Güneş’i ve Ay’ı da emrine boyun eğdirdi. Her biri belirlenmiş bir süreye kadar akıp gider. İyi bilin ki, O Azîz’dir, Gaffâr’dır.” (Zümer, 39/5)


1. Giriş: Ayetin Kaynağı ve Konumu

Kur’an-ı Kerim’in 39. suresi olan Zümer Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, tevhid inancını, Allah’ın kudretini ve ahirete imanı merkeze alır. 5. ayet, Allah Teâlâ’nın kâinattaki mutlak hâkimiyetini ve kudretini anlatan derinlikli ayetlerden biridir. Bu ayet hem kozmik düzeni tarif eder hem de yaratılışın gayesinin “hak” üzere olduğunu ilan eder.


2. “Gökleri ve Yeri Hak ile Yarattı” İfadesinin Anlamı

Buradaki “hak” kelimesi birçok manaya gelir: gerçek, amaç, adalet, hikmet ve sabitlik. Allah’ın gökleri ve yeri “hak ile yaratması”, bu evrenin oyun ve eğlence için değil; ciddi, hikmetli ve adil bir düzen üzerine kurulduğunu gösterir.

Bu ifade Kur’an’da başka ayetlerde de geçer:

“Allah gökleri ve yeri hak olarak yaratmıştır. Şüphesiz bunda müminler için bir ibret vardır.” (Ankebut, 29/44)
“Biz gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık.” (Duhan, 44/38)

Bu, evrenin tesadüfen oluşmadığını; her şeyin belirli bir plan, ölçü ve hikmet üzere olduğunu ortaya koyar.


3. “Geceyi Gündüzün Üzerine Sarar, Gündüzü de Gecenin Üzerine Sarar”

Bu bölümde geçen “yükevvir” fiili, Arapçada “sarmak, sarmalayarak örtmek” anlamına gelir. Bu kelime, bir şeyin bir diğerinin üstüne kat kat sarılması anlamında kullanılır. İlginçtir ki aynı kök, sarık saran kişinin hareketini de tanımlar.

Bu kullanım, Dünyanın küresel şekline de işaret eder. Çünkü gece ve gündüz, birbirini küresel bir yapıda ardı ardına takip eder. Dünya döndükçe, bir taraf aydınlanırken diğer taraf karanlığa gömülür. Yani burada bilimsel bir mucize vardır: Kur’an, 7. yüzyılda gece ve gündüzün birbirini sararak izlemesini ifade ederken, modern bilim de Dünya’nın dönüşüyle gece-gündüzün bu şekilde oluştuğunu göstermiştir.

İbn Kesir, bu ifadeyi şöyle açıklar: “Allah geceyi gündüze, gündüzü de geceye sokar. Onlar, dönüşümlü olarak birbirinin üzerine örtülür. Bu, kudretin ve hikmetin açık bir göstergesidir.”


4. “Güneş’i ve Ay’ı da Emrine Boyun Eğdirdi”

Güneş ve Ay, Allah’ın kanunlarına boyun eğmiş hâlde, belirlenen yörüngelerinde hareket eder. Ne bir saniye ileri giderler, ne de geri kalırlar. Bu ifade, kozmik düzenin ilahi bir sistemle işlediğini bildirir.

Ayrıca burada hem astronomik hem teolojik bir mesaj vardır:

  • Astronomik olarak: Güneş ve Ay’ın hareketi, yıl, ay, gün gibi zaman ölçümlerinin temelini oluşturur.

  • Teolojik olarak: Güneş ve Ay Allah’ın birer mahlûkudur. Onlara değil, onları yaratan Allah’a kulluk edilmelidir.


5. “Her Biri Belirlenmiş Bir Süreye Kadar Akıp Gider”

Bu kısım, evrendeki her şeyin sonlu olduğunu bildirir. Güneş de Ay da bir gün görevlerini tamamlayacak ve sona erecektir.

“Güneş de kendine ait bir karar yerine doğru akıp gitmektedir. Bu, Azîz ve Alîm olan Allah’ın takdiridir.” (Yasin, 36/38)

Kıyametin kopmasıyla birlikte bu düzen bozulacak ve her şey Allah’ın dilediği şekilde sona erecektir. Bu da insanlara fanilik gerçeğini hatırlatır. Evrenin bile bir ömrü varken, insanın kendini ebedi sanması ne büyük bir gaflettir.


6. “İyi Bilin ki, O Azîz’dir, Gaffâr’dır”

Allah, mutlak izzet sahibidir. Her şey O’na boyun eğer. Aynı zamanda O, çokça bağışlayandır. Bu iki isim birlikte zikredilmiştir:

  • Azîz: Kahreden, yenen, üstün gelen…

  • Gaffâr: Günahları çokça bağışlayan, affı bol olan…

Bu ikilik, Kur’an’da sıkça karşımıza çıkar. Çünkü Allah hem celâl hem cemâl sahibidir. O hem azametlidir, hesap sorandır; hem de rahmeti sonsuzdur.


7. Bilimsel Mucize ve Kur’ân’ın Evren Tasviri

Bu ayette geçen ifadeler, günümüzde bilimsel gerçeklerle birebir örtüşmektedir:

  • Gece ve gündüzün dönüşümü, Dünya’nın küreselliği ve dönüşüyle açıklanır.

  • Güneş ve Ay’ın yörüngeleri modern astronomide de sabittir.

  • Evrenin bir başlangıcı ve sonu olduğu, kozmoloji (Big Bang ve Big Crunch teorileri) tarafından da kabul görmektedir.

Kur’an, 1400 yıl önce tüm bu gerçeklere işaret ederken, insanları Allah’ın kudretine ve birliğine davet etmektedir.


8. Sonuç: Tevhidin Kozmik İfadesi

Zümer Suresi 5. ayet, sadece kozmik bir açıklama değildir. Aynı zamanda tevhid inancının göklerdeki tercümesidir. Göklerin, yerin, gece-gündüzün, Güneş ve Ay’ın bir sistem içinde yaratılmış olması, Allah’ın birliğini ve kudretini gösterir.

İnsana düşen, bu sistemde kendisine verilen rolü doğru oynamak; ilimle, tefekkürle ve teslimiyetle Rabbine yönelmektir.

“Şüphesiz ki göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, akıl sahipleri için elbette ibretler vardır.” (Âl-i İmrân, 3/190)


Kaynaklar:

  • Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’an Dili Tefsiri

  • İbn Kesir, Tefsîru’l-Kur’ân’il-Azîm

  • Fahruddin er-Râzî, Mefâtîhu’l-Gayb

  • Bediüzzaman Said Nursi, Sözler

  • NASA Bilimsel Raporları (Astronomik Veriler)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir