Aklı Selim, Kalbi Selim, Zevki Selim: Türkiye Maarif Yüzyılı Modelinde Yeni Bir Ufuk

Aklı Selim, Kalbi Selim, Zevki Selim: Türkiye Maarif Yüzyılı Modelinde Yeni Bir Ufuk

Eğitim, bir toplumun ruhunu şekillendiren en önemli unsurdur. Zira eğitim, yalnızca bilgi aktarmaktan ibaret değil, aynı zamanda insanın ahlaki ve estetik yönlerini de inşa eden bir süreçtir. Türkiye Maarif Yüzyılı Modeli, bu anlayıştan hareketle, bireyi sadece akademik başarıya odaklanan bir varlık olarak değil, aynı zamanda aklı selim, kalbi selim ve zevki selim ölçüleri içinde olgunlaşan bir şahsiyet olarak ele alır.

Aklı selim, doğruyu yanlıştan ayırabilen, sağduyulu ve hikmetle düşünebilen bir zihni ifade eder. Modern dünyanın bilgi bombardımanı altında ezilen insan, ancak aklı selim bir bakış açısıyla doğruyu yanlıştan ayırt edebilir. Maarif Yüzyılı Modeli, ezberci eğitim anlayışını terk ederek öğrencileri eleştirel düşünmeye, sorgulamaya, hakikate yönelmeye teşvik eden bir sistem inşa etmektedir. Öğrenci artık bilgiyi ezberleyen değil, anlamlandıran, yorumlayan ve hikmetle kullanan bir birey olmalıdır.

Kalbi selim ise, ruhen ve ahlaken temiz, merhametli, adaletli ve erdemli bir insan yetiştirmeyi amaçlar. Eğitim sadece zihni doyurmakla kalmamalı, ruhu da beslemelidir. İrfan, vicdan ve hikmet olmadan bilgi, insanı bir makineye dönüştürür. Maarif Yüzyılı Modeli, bireyin ahlaki gelişimine önem vererek, insanî ve manevi değerleri önceleyen bir nesil yetiştirme amacındadır.

Zevki selim ise, insanın güzeli görme, sanatı ve estetiği anlama, ruhu incelikle besleme yetisini ifade eder. Bir toplumun ruhu, onun sanat ve estetik anlayışında saklıdır. Maarif Yüzyılı Modeli, eğitim müfredatına sanatı, edebiyatı, estetiği ve kültürel mirası daha fazla entegre ederek, gençleri ruhsuz bilgi yığınlarının değil, medeniyet inşasının bir parçası hâline getirmeyi amaçlamaktadır. Çünkü medeniyet, güzellik ve zarafetle yükselir.

Bu üç kavramın birlikteliği, Türkiye’nin eğitim sisteminde bir yeniden diriliş hareketidir. Maarif Yüzyılı Modeli, bireyi zihnen aydın, kalben temiz ve estetik açıdan incelikli kılmayı hedefleyen bir dönüşüm sürecidir. Artık eğitim, yalnızca sınavlara hazırlayan bir mekanizma olmaktan çıkıp, insanı bütüncül bir şekilde inşa eden bir irfan ocağı olmalıdır.

Eğer bir millet aklı selim, kalbi selim ve zevki selim bireyler yetiştirebilirse, sadece bilimde ve teknolojide değil, ahlakta, sanatta ve medeniyet inşasında da öncü olur. Maarif Yüzyılı Modeli, işte tam da bu ruhla, eğitim sistemimizi öz değerlerimize yaslanarak, evrensel bir ufka yönlendirme çabasının adıdır. Öyleyse öğretmenler olarak bu dönüşümü iyi okumalı, yeni nesli sadece bilen değil, aynı zamanda hisseden, düşünen ve üreten bireyler olarak yetiştirmeliyiz. Çünkü hakiki maarif, insanı sadece bilgilendiren değil, onu bir medeniyetin taşıyıcısı kılabilen maariftir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir