BEN KİMİM?
Güldürürken Düşündüren Halk Filozofu Nasreddin Hoca
1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı Hortu Köyü’nde doğdum. Bana ilk eğitimimi din görevlisi olan babam verdi. Sivrihisar ve Konya medreselerinde öğrenimime devam ettim. Medreselerde hocalık yaptım. Bir süre de kadılık görevinde bulundum.
Hazırcevap olmamla ünlüyüm. Bu özelliğimi fıkralarımda görebilirsin. Günlük olayların hikmet ve ibret verici yanlarını içine mizah katarak anlatmayı severim.
Fıkralarım, Anadolu halkının yaşama biçimini gösterir. Halkın nasıl eğlendiğini, neleri eleştirip nelere kıymet verdiğini yansıtır.
Anlattıklarım önce ağızdan ağıza dolaşarak yayıldı. Daha sonra 1480 senesinde yazılmış olan “Saltukname” isimli eserle birlikte yazılı kültüre de aktarıldı.
Ben belki dünyayı gezemedim ama fıkralarım benim yerime ülkeden ülkeye, dilden dile dolaştı. Dünyaca ünlü bazı eserlerde derlenmiş fıkralarım yer almaktadır. Bu derlemelerden bir tanesi de ”Haza Terceme-i Nasrettin Efendi Rahme” adıyla şu anda Londra’da British Müzesi’ndedir.
Şu atasözü ve deyimleri duymuş muydun? “El elin eşeğini türkü çağırarak arar.”, “Bindiğin dalı kesmek.”, “İpe un sermek.” Bunlar aslında anlattığım fıkralardan alınmış sözlerdir. Fakat zamanla halk arasında dolaşa dolaşa dilimizin bir parçası haline geldi. Deyimler sözlüğünde bulabilirsin hepsini. Fıkralarımı okumayı da unutma ama.
En çok bilinen fıkralarım: “Ye Kürküm Ye”, “Ya Tutarsa”, “Kazan Doğurdu”, “Parayı Veren Düdüğü Çalar”, “Gönlüm Buna Razı Olmadı”, “Timur ile Fil”, “Hırsızın Hiç mi Suçu Yok?”, “Yorgan Gitti, Kavga Bitti” Peki, sen hangilerini biliyorsun?
Merhaba, arkadaşlar. Ben sadece ülkemizde değil, dünyada da tanınan biriyim. Fıkralarım yüzlerce yıldır dilden dile dolaşıyor. Güldürürken düşündürmeyi severim. Bana filozof da diyorlar bu yüzden. Bilin bakalım, ben kimim?