Eğitimin Aydınlığında
Eğitim, insana yol gösteren bir kandil gibidir; cehaletin karanlığını dağıtır, bireyi hakikate ulaştırır ve toplumu ileriye taşır. Kur’an-ı Kerim, ilk inen ayetleriyle insanları “oku”maya davet eder: “Oku! Yaratan Rabbinin adıyla oku!” (Alak, 96:1). Bu çağrı, eğitimin Allah’ın insanlığa bahşettiği en yüce nimetlerden biri olduğunu gösterir. İlim öğrenmek, insanın yaratılış gayesine ulaşmasının ve Rabbini daha iyi tanımasının anahtarıdır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “İlim öğrenmek her Müslüman erkek ve kadına farzdır” (İbn Mâce, Mukaddime, 17) buyurarak eğitimin cinsiyet ayrımı gözetmeksizin herkes için bir görev olduğunu vurgulamıştır. Eğitim, sadece bireyi değil, toplumu da aydınlatır. İyi eğitilmiş bir insan, çevresine ışık saçar ve insanlığın ortak değerlerine katkı sunar.
Ahlaki ve toplumsal açıdan eğitim, bireye erdemli bir yaşam sürdürme bilinci kazandırır. İlimle yoğrulan bir kalp, adalet, merhamet ve dürüstlük gibi değerlerle dolup taşar. Eğitim aynı zamanda, bilimsel gelişmelerin temeli olup insanın doğayı anlamasını ve onu daha faydalı bir şekilde kullanmasını sağlar. Kur’an’ın “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer, 39:9) sorusu, ilimle cehalet arasındaki farkı açıkça ortaya koyar.
Eğitim, sadece bilgi değil, hikmet kazandırır; bireyi maddi ve manevi bir dengeye ulaştırır. İnsan eğitimle, kendi içindeki potansiyeli keşfeder ve Rabbine kulluğunu daha şuurlu bir şekilde gerçekleştirir. Bu yüzden eğitimin ışığında ilerlemek, insanı hem dünya hem de ahiret saadetine ulaştıracak bir yolculuktur.
Eğitimin aydınlattığı bu yolda yürüyen bireyler, yalnız kendilerini değil, toplumlarını da karanlıktan aydınlığa taşırlar. İlimle donanmış bir toplum, adalet, refah ve barışın hüküm sürdüğü bir medeniyet inşa eder. İşte bu yüzden eğitim, insanlık için bir kurtuluş vesilesidir ve her bireyin sorumluluğudur.
www.idrisgokalp.com.tr web sayfam, bu sorumluluğa bir nebze olsa da katkıda bulunmayı amaçlayan mütevazı bir sayfadır.
İstifade etmeniz ve hayırlara vesile olması dileğiyle…