Şereflikoçhisar İlçesinin Tarihçesi

Şereflikoçhisar İlçesinin Tarihçesi

Şereflikoşhisar toprağı Anadolu Selçukluları hakimiyetine girince “Koşhisâr” (Çift hisar) adını alır. İlhanlı hükümdarı Abaka Han (1265-1282) ile
Selçuklu sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsrev’in (1273-1283) zamanında ve
Kırşehir Emiri Caca oğlu Nureddin Bey’in 1272 tarihli Moğolca ve Arapça
 ظاهرمدىنة ق صار) vakfiyelerinde
), (صار  قو” (Koşhisâr”, “fî zâhiri medînet-i
Koşhisâr” olarak yazılmıştır.3
Caca oğlu Nureddin Bey’in, Koşhisar şehir merkezinde bir konağı, değirmenleri, bağları ve çok sayıda arazisi bulunmaktadır. Ayrıca Kırşehir’de
yaptırdığı medreseye gelir temin etmek için Koşhisâr’da bir hamam ve bir
han yaptırdığı vakfiyesinde kayıtlıdır.4 ( صار قو (kelimesini “Kuşhisâr” şeklinde de okumak mümkündür.

Koçhisâr
Sultan II. Selim döneminden itibaren Koşhisâr, “Koçhisâr” imlâsıyla
anılmaya ve yazılmaya başlanmıştır.9
XVII. yüzyılın başlarında Anadolu’da başlayan Celali isyanlarında asiler
tarafından çok sayıda şehir yakılmış ve harap olmuştur. Ankara şehir merkezi ile Koçhisar şehir merkezi Celalilerin saldırılarına maruz kalmıştır. Hicri
23 Cemaziyelevvel 1027/M. 18 Mayıs 1618 tarihli Karaman Beylerbeyi’ne
yazılan hüküme (ferman) göre Koçhisar şehir merkezi Celaliler’in saldırılarına maruz kalmış, şehir harap olmuş ve ahalisi başka yerlere göç etmiştir.
Derbend hizmeti gören ve Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri’nin doğum yeri
olmasından dolayı Koçhisar şehir ahalisi tekâlif-i örfiyyeden muaf tutulmuştur.10 Bu hükümden şehirde bulunan hisarlarında harap olduğu anlaşılmaktadır. Yine aynı tarihli bir hükümde de Koçhisar şehir merkezine Aziz Mahmud
Hüdâyî’nin bir halifesi ile birlikte on beş hane gelerek şehri bayındır hale
getirmeye çalıştıkları yazılıdır.

Derbend, Osmanlı Devleti’nde ulaşım bakımından önemli olan dağ geçitlerinde, boğazlarda, yol kavşaklarında kurulan, âsâyiş ve huzûrun sağlanmasında, yolların imârında büyük rol oynayan karakollara verilen isimdir.

Koçhisâr-ı Karamân
Maraş Sancağı Dulkadirli Türkmenleri ve sonrasında Sivas Sancağı Danişmendli Türkmenleriyle birlikte olan Şerefli Aşireti, 1700’lü yılların başında Aksaray-Koçhisar sahasına gelerek yerleşmiştir. Şerefli Aşireti, Osmanlı
idarî-malî örgütlenmesinde “malikâne sistemiyle” vergilendirilerek Darphâne-i Âmire’ye bağlanmış ve “Şerefli Türkmanı Mukataası” adıyla bağımsız
bir idari birlik olmuştur. Aksaray ve Koçhisâr idarecilerinin de aşiret üzerinde idari bir tasarrufu olmamıştır. Şerefli Aşireti’nin boybeyi’ne de “Mîr”
denilmiştir. 15 Muharrem 1251/13 Mayıs 1835 tarihinde tamamlanan Şerefli
Aşireti’nin nüfus sayım defterinde Koçhisâr kazâsının adı “Koçhisâr-ı Karamân” olarak kaydedilmiştir.
Karamân Eyâletinde kâ’in Aksaray Sancağına tâbi Koçhisâr-ı Karamân
kazâsı dâhilinde sâkin olub bu def’a Aksaray tarafından tahrîri irâde buyurulan Şereflü Aşîreti’nin sağîr [küçük] ve kebîr [büyük] bir nüfus ketm
ü ihfa olunmayarak [gizlenmeyerek] müceddeden tahrîr olunan defteridir.
15 Muharrem sene 1251/13 Mayıs 1835” (NFS.d 3512: vrk.5).
1835 yılında Koçhisâr-ı Karamân kazâsında Şerefli Aşireti’ne ait 31 köy
bulunmaktadır.12
Şerefli Koçhisâr
Aksaray Sancağı’nda bulunan aşiretlerin özel statüleri iptal edilip, sakin
oldukları kazâ ve nâhiye birimlerine bağlanması sonucu Şerefli Aşireti’ne ait
köylerde idari yönden Koçhisâr kazâsına bağlanmıştır.
1886 yılında Konya Vilâyeti “Esbkeşân” kazâsı idari merkezinin İn
Evi’nden Koçhisâr’a taşınmasından sonra Koçhisâr şehir merkezinde askeri
birlik konuşlandırılmıştır. 27 Zilhicce 1310/12 Temmuz 1893 tarihli bir belgeden “Şerefli Koçhisar Taburu” adında bir redif birliğinin kurulduğu anlaşılmaktadır (BEO, 236/17687).13
1916 yılının Nisan ayında Irak “Kûtü’l-Amâre”de İngiliz ordusu Osmanlı ordusu karşısında büyük bir hezimete uğramış, çok sayıda İngiliz subayı ve
eri esir alınmıştır. Esir alınan İngiliz subay ve erlerinden bir kısmının Konya,
Şereflikoçhisar ve Aksaray’a yerleştirilmelerine dair, Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti tarafından Konya Vilayeti’ne şifreli bir telgraf
çekilmiştir: Konya Vilâyetine
Avn-i inâyet-i Hak’la [Allah’ın yardımıyla] Kûtü’l-Amâre’de esir idilen
İngiliz zâbitân ve efrâdından bir kısmına muktezi garnizonların vilâyet
dahilindeki Şerefli Koçhisâr, Aksaray kasabalarıyla Nefs-i Konya’da
ihzârı ve bi’l-hassa Ermenilerden kalmış köy ve kasabalardan istifade
idilmesi ve icâb iderse münâsib köy ve kasabaların tahliyesi zımnında
Beşinci Kolordu Ahz-ı Asker Riyâsetiyle teşrik-i mesâ’i idilmesi ve bu
husus içün Karârgâh-ı Umûmiyeden me’mûren gönderilen Binbaşı İrfan
Bey’e teshîlât-ı lâzıme irâesi Başkumandanlık Vekâleti’nden bildirilmekle icâbının icrâ ve inbâsı. Fî 18 Nisan sene [1]332 [1 Mayıs 1916]
Nâzır (DH.ŞFR, 63.149/1)14
Telgraf metninde Koçhisâr kazâsının adı “Şerefli Koçhisâr” olarak yazılmıştır.
Osmanlı döneminde Anadolu’da “Koçhisar” adını taşıyan dört kazâ bulunmaktadır. Diğer üç kazâ; “Koçhisar-ı Bâlâ, Koçhisâr-ı Gerede ve Kangırı Koçhisâr” adıyla anılan Çankırı-Ilgaz ilçesi, “Koçhisâr-ı Mardin” adıyla
anılan Kızıltepe-Mardin ilçesi, “Havik-ili” ve “Koçhisar” adıyla anılan Sivas-Hafik ilçesidir.15
Esbkeşan kazâsının “Koçhisar” adını alması ve Şerefli Aşireti’ne tabi
köylerin de Koçhisar’a bağlanması sonucu diğer Koçhisar kazâlarından ayırt
etmek için yazışmalarda “Şerefli Koçhisâr” adı kullanılmaya başlamıştır.
Cumhuriyet’in ilanından sonra Çankırı, Sivas ve Mardin’e bağlı Koçhisar
ilçelerindeki Koçhisar adları kaldırılarak yeni isimler verilmiştir.
Dahiliye Vekâleti (İçişleri Bakanlığı)’nin 1928 yılında yayınladığı “Son
Teşkilâtı Mülkiyede Köylerimizin Adları” isimli yayınında Şereflikoçhisar,
Aksaray Vilâyeti “Koçhisâr” kazâsı olarak yazılmıştır.16
Koçhisâr’ın “Şereflikoçhisar” adını alması hususunda muteber bir kaynağa dayanmayan rivayete göre Mustafa Kemal Atatürk’ün Başvekili İsmet
İnönü’ye “İsmet memlekette çok Koçhisar var. Çankırı’nın Koçhisar’ı Ilgaz
olsun, Mardin’in Koçhisar’ı Kızıltepe olsun, Sivas’ın Koçhisar’ı Hafik olsun, Konya’nın Tuzbaşı Koçhisar’ı da çocuklarının Çanakkale savaşlarında
gösterdiği üstün yararlılıklardan dolayı Şereflikoçhisar olsun” dediği bazı
yayınlarda nakledilmektedir.17 Devlet Arşivleri’nde bu görüşü destekleyen
bir belgeye rastlanmamıştır.
Çankırı-Koçhisar’ın adı 28 Mart 1334/1918’de Ilgaz, Sivas-Koçhisar’ın
adı 1926 yılında Hafik, Mardin-Koçhisarı’ın adı Haziran 1931’de Kızıltepe
olarak değiştirilmiştir. Yine bir belge ve kaynağı olmayan bilgiye göre, 23 Kasım 1922 tarihinde yayınlanan bir tebliğ ile Koçhisar’ın adı “Şereflikoçhisar”
olarak değiştirilmiştir.18 1922 yılında ilçenin adı Şereflikoçhisar olarak değiştirilmiş olsa, 1928 yılı resmi kayıtlarında Koçhisar olarak yazılması mümkün
değildir. Ayrıca “Tuzbaşı Koçhisâr” adına belgelerde rastlanılmamıştır. Tuz
Gölü’ne “Koçhisâr Gölü” denildiği Konya salnâmelerinde kayıtlıdır.
1580 numaralı ve 3 Nisan 1930 tarihli Belediye Kanunu’nun 9. maddesine göre “Bir beldenin isminin değiştirilmesi belediye meclisinin ve vilayet
idare heyetinin kararı üzerine Şurayı Devlet’in mütalaası alınarak İcra Vekilleri Heyeti’nin tasdikı ile yapılır”19 hükmüne göre “Şerefli Koçhisar” isminin
Koçhisar Belediye Meclisi’nce teklif edilmesi gerekmektedir.
Koçhisar’a 1928-1933 yılları arasında “Şerefli” ünvanı verilerek “Şereflikoçhisar” adını aldığı anlaşılmaktadır. Bu konuda yaptığımız araştırmalarda bir belgeye rastlanılmamıştır.
20 Mayıs 1933 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi kabul edilen 2197 sayılı “Bazı vilâyetlerin ilgası ve bazılarının birleştirilmesi hakkında kanun”un
3. maddesinde Koçhisar, “Şerefli Koçhisar” adıyla yazılmış ve Ankara Vilâyeti’ne bağlanmıştır.
Sonuç olarak Koçhisar’a Cumhuriyet’in ilanından sonra “Şereflikoçhisar” adının verilmesi dair bir belgenin tespiti yapılamamıştır. Kanaatimizce
ilçede yoğun nüfusa sahip Şerefli Aşireti’nin bulunmasından dolayı “Şerefli”
ünvanı verilmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir