Kitabın PDF dosyasını indir ⇒ KALPLERİN ŞİFASI – KUR’AN VE SÜNNETTEN DUALAR
KALPLERİN ŞİFASI
Duanın İnsan Fıtratındaki Yeri
İnsan, yaratılışı itibarıyla hem aciz hem de muhtaç bir varlıktır. Onun bu acziyetini telafi eden, ihtiyacını karşılayan ve kalbine güven veren şey ise Rabbi ile kurduğu bağdır. Dua, işte bu bağın en samimi, en derin ve en saf tezahürüdür. Dua, kulun Rabbine yönelişidir; hem ihtiyaç anında bir sığınma hem de nimet anında bir şükür ifadesidir.
Kur’an Perspektifinde Dua
Kur’an-ı Kerim, duayı sadece zor zamanların kurtuluş kapısı olarak değil, imanın ve kulluğun temel bir göstergesi olarak sunar.
Cenâb-ı Hak buyurur:
“Bana dua edin, size cevap vereyim. Bana ibadet etmeyi kibirlerine yediremeyenler hor ve hakir olarak cehenneme gireceklerdir.”
(Mü’min, 40/60)
Bu ayet, duanın ibadetin özünden koparılamayacağını gösterir. Dua, bir “dilek” değil; bir kulluk teslimiyetidir. Müfessirler bu ayette geçen “dua”yı hem sözlü yakarış hem de genel anlamıyla ibadet olarak açıklamışlardır.
Kur’an’da Hz. Âdem’in tevbe duası (A’râf 23), Hz. Yunus’un karanlıklar içindeki niyazı (Enbiyâ 87), Hz. Zekeriyya’nın evlat duası (Âl-i İmrân 38) gibi pek çok örnek, duanın fıtrî olduğunu ve peygamberlerin hayatında merkezî bir yer tuttuğunu gösterir.
Allah Teâlâ bir başka ayette şöyle buyurur:
“De ki: Duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin?”
(Furkân, 25/77)
Bu ifade, dua ile Allah’a yönelmeyen bir kulun, kendi fıtratının en önemli yönünü kaybettiğini gösterir. Çünkü insan, dua ile hem kendi acziyetini hem de Allah’ın sınırsız kudretini kabul eder.
Hadis Perspektifinde Dua
Rasûlullah ﷺ şöyle buyurmuştur:
“Dua, ibadetin özüdür.”
(Tirmizî, De’avât, 1)
Bu hadis, dua ile ibadet arasındaki derin bağa işaret eder. İbadet, kulun Allah’a yönelmesidir; dua ise bu yönelişin en içten hâlidir.
Başka bir hadis-i şerifte Efendimiz ﷺ:
“Sizden biri dua ettiğinde acele etmesin. ‘Dua ettim ama kabul olmadı’ demesin.”
(Buhârî, De’avât, 22; Müslim, Zikr, 92)
Bu da gösterir ki dua, yalnızca sonuç için değil, Allah ile kurulan sürekli bir bağ için yapılır. Kabulü, hikmetine göre ve O’nun takdiriyle gerçekleşir.
Fıtrî Boyut
İnsanın yaratılışında, güç karşısında hayranlık, zorluk karşısında sığınma, nimet karşısında şükretme gibi doğal eğilimler vardır. Dua, bu eğilimleri en sağlıklı şekilde yönlendiren araçtır. İnanan-inanmayan fark etmeksizin, sıkışan her insanın içinden bir yakarış yükselmesi, bunun en açık delilidir.
Dua, insanı yalnızlıktan kurtarır; O’na güven duygusu kazandırır. İnsanın ruhunu tedavi eder, zihnini berraklaştırır, kalbini huzurla doldurur.
Eğer istersen buradan devam edip sana “Ruhsal ve duygusal iyileşmede duanın gücü” başlıklı bir sonraki bölümü de yazabilirim, böylece kitabının giriş kısmı net bir akış kazanır.
Ruhsal ve Duygusal İyileşmede Duanın Gücü
İnsan, yalnızca bedenden ibaret değildir; onun bir de gözle görülmeyen, fakat varlığı bütün hayatını kuşatan bir ruh dünyası vardır. Bu dünya, sevinçlerle de beslenir, hüzünlerle de incinebilir. Kaygı, yalnızlık, umutsuzluk, kırgınlık ve korku gibi duygular, zaman zaman kalbin üzerine çöker; işte dua, bu yükleri hafifleten, hatta tamamen ortadan kaldırabilen ilahî bir rahmet kapısıdır.
Duanın Ruh Üzerindeki Tesiri
Kur’an, duayı sadece bir yardım çağrısı olarak değil, aynı zamanda kalplerin huzur bulduğu bir zikir olarak da anlatır:
“Bilesiniz ki kalpler ancak Allah’ı zikretmekle huzur bulur.”
(Ra’d, 13/28)
Bu huzur, modern psikolojinin “güvenli bağlanma” dediği kavramın ilahî boyutudur. Dua eden insan, evrendeki en yüce kudrete bağlanır ve en derin yalnızlığından kurtulur. İçindeki fırtınalar dinebilir; çünkü bilir ki, kendisini işiten ve anlayan bir Rab var.
Duygusal İyileşmede Dua
Rasûlullah ﷺ buyurmuştur:
“Üzgün olduğunda şu duayı yap: ‘Allah’ım! Rahmetini ümit ediyorum. Göz açıp kapayıncaya kadar bile beni nefsime bırakma. Halimi düzelt. Senden başka ilah yoktur.’”
(Ebû Dâvûd, Edeb, 110)
Bu hadisteki öğreti, duanın kişiyi çaresizlikten umut dolu bir noktaya taşıyan yönüdür. Dua, insanı olumsuz duygulara teslim olmaktan korur; onun yerine ümit, teslimiyet ve sabır duygularını koyar.
Bilimsel Araştırmalar ve Dua
Psikoloji ve nörobilim alanında yapılan çalışmalar, düzenli dua ve meditasyonun beyinde sakinleşme, stres hormonlarını azaltma ve pozitif duyguları artırma etkisine sahip olduğunu göstermektedir. Ancak dua, sıradan bir rahatlama tekniğinden farklıdır; o, yaratıcı ile bilinçli bir iletişimdir. Bu nedenle verdiği huzur, geçici değil, derin ve kalıcıdır.
Dua ile İçsel Dönüşüm
Dua eden insan:
- Kendi aczini kabul eder, kibirden arınır.
- Olaylara karşı sabır ve teslimiyet geliştirir.
- Umudu yeniden canlanır.
- Kendini affetmeyi ve başkalarını affetmeyi kolaylaştırır.
Böylece dua, hem ruhsal hem duygusal anlamda bir rehabilitasyon işlevi görür. Yaraların kabuğu altında yeniden filizlenen bir hayat gibi, kalpte iman, dilde şükür ve gözlerde umut doğar.
Eğer istersen buradan sonra “Evrensel mesaj: Kalpler ancak Allah’ı zikretmekle huzur bulur” başlıklı bir alt bölümle bu giriş kısmını çok güçlü bir şekilde bağlayabilirim. Bu, kitabının dünya çapındaki ruhsal-farkındalık temasını pekiştirir.
Evrensel Mesaj: “Kalpler Ancak Allah’ı Zikretmekle Huzur Bulur.” (Ra’d 28)
İnsanlık tarihi boyunca, her kültür ve coğrafyada insanların ortak bir arayışı olmuştur: huzur. Kimi bunu maddî imkânlarda, kimi şöhrette, kimi iktidarda, kimi de geçici hazlarda aramıştır. Ancak bütün bu arayışlar, kalbin derinliklerindeki o boşluğu tam anlamıyla dolduramamıştır. Çünkü bu boşluk, yaratılışın en başında Allah’a bağlılıkla şekillenmiş bir ihtiyaçtır.
Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz bu hakikati açık bir şekilde ilan eder:
“Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah’ı zikretmekle huzur bulur.”
(Ra’d, 13/28)
Bu ayet, çağları aşan bir evrensel reçetedir. İnsanın iç dünyasındaki huzur, dış şartlardan değil, Allah ile kurduğu bağdan kaynaklanır.
Zikrin Huzur Vermesinin Sırrı
Zikir, sadece dilin tekrarı değil; kalbin Allah’a yönelişi, ruhun O’nun varlığıyla güven bulmasıdır. Modern dünyada her şey hızla değişirken, insan zihni sürekli bilgi, haber ve endişe bombardımanına maruz kalır. Bu karmaşada kalbin huzur bulması, ancak değişmeyen bir hakikate bağlanmakla mümkündür. İşte bu değişmeyen hakikat, Allah’ın varlığı ve kudretidir.
Peygamber Efendimiz’in (ﷺ) Hayatında Zikir
Rasûlullah ﷺ, hangi hâlde olursa olsun Allah’ı zikrederdi. Sevinçte hamd eder, darlıkta sabırla dua ederdi. Onun şu hadisi, zikrin sürekli bir hayat tarzı olması gerektiğini gösterir:
“Dilin daima Allah’ın zikri ile ıslak kalsın.”
(Tirmizî, De’avât, 9)
Bu, insanın hem zor anlarda hem de huzur zamanlarında Rabbini unutmamasını, O’nunla kesintisiz bir bağ kurmasını öğütler.
Evrensel Boyut
Bu mesaj, yalnızca Müslümanlara değil, tüm insanlığa hitap eder. Zira Allah’ı zikretmek, yalnızca Arapça dualar okumak değil; O’nu hatırlamak, nimetlerini fark etmek, hayatı O’nun rızasına göre yaşamak demektir. İnançsız biri bile, hayatın anlamını ararken, aslında kalbinde “mutlak bir huzur” arayışını taşır. Bu ayet, o huzurun adresini net biçimde gösterir.
Huzura Giden Yol
- Dilin zikri: “Sübhanallah, Elhamdülillah, Allahu Ekber” gibi tesbihler.
- Kalbin zikri: Allah’ın nimetlerini düşünerek şükretmek.
- Hâlin zikri: Davranışlarıyla O’nun rızasını aramak.
Kalpler, yaratıldığı kaynağa yönelince, dünya fırtınaları dinecek, ruhun gökyüzü berraklaşacaktır. Ayetin vadettiği huzur, işte bu dönüşümle gelir.
İstersen buradan sonra kitabının ilk bölümüne “Zorluk Anında Okunacak Dualar” başlığı ile geçebiliriz. Böylece giriş kısmı hem teolojik hem de ruhsal bir temel kazanmış olur.
Bölüm 1: Zorluk Anında Okunacak Dualar
İnsanoğlu, hayatın akışı içinde zaman zaman darlık, kaygı, yalnızlık ve çaresizlik anları yaşar. Bu anlar, aslında kulun Rabbine en yakın olduğu anlardır. Çünkü kalp, bütün dünyevî dayanakların çözüldüğü bu noktada, gerçek sığınağını hatırlar: Allah. Kur’an ve sahih sünnette, sıkıntı zamanlarında okunabilecek pek çok dua vardır. Bu dualar sadece bir kurtuluş çağrısı değil; aynı zamanda imanı, sabrı ve teslimiyeti güçlendiren ilahî birer anahtardır.
- Hz. Yunus’un Duası — “Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî kuntu minez-zâlimîn”
Arapça: لَا إِلٰهَ إِلَّا أَنْتَ سُبْحَانَكَ إِنِّي كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ
Okunuşu: Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî kuntu minez-zâlimîn
Meali: “Senden başka ilah yoktur. Sen’i her türlü eksiklikten tenzih ederim. Gerçekten ben, kendime zulmedenlerden oldum.” (Enbiyâ, 21/87)
Bağlam: Hz. Yunus (a.s.), kavminden izin almadan ayrıldığı için gemiden denize atıldı ve balığın karnında karanlıklar içinde kaldı. Bu dua ile Rabbine yöneldi. Ayette, bu duanın sıkıntı anında nasıl bir kurtuluş vesilesi olduğu bildirilir.
Açıklama: Bu dua, hem tevbe hem de teslimiyet içerir. İnsana, başına gelen musibetlerin hikmetini kavramayı, hatalarını kabul edip arınmayı öğretir.
- “Hasbiyallahu lâ ilâhe illâ huve aleyhi tevekkeltu ve huve rabbul-arşil-azîm”
Arapça: حَسْبِيَ اللهُ لَا إِلٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ
Okunuşu: Hasbiyallahu lâ ilâhe illâ huve aleyhi tevekkeltu ve huve rabbul-arşil-azîm
Meali: “Allah bana yeter. O’ndan başka ilah yoktur. O’na tevekkül ettim. O, yüce Arş’ın Rabbidir.” (Tevbe, 9/129)
Bağlam: Rasûlullah ﷺ bu duayı sıkıntı ve düşman karşısında tevekkül göstermek için okurdu. Tevekkül, zorluk anlarında en güçlü manevi kalkandır.
Açıklama: Bu dua, kalbe “yalnız değilsin” mesajını verir. Bütün yükü Allah’a havale etmenin huzurunu taşır.
- “Rabbi innî limâ enzelte ileyye min hayrin fakîr”
Arapça: رَبِّ إِنِّي لِمَا أَنْزَلْتَ إِلَيَّ مِنْ خَيْرٍ فَقِيرٌ
Okunuşu: Rabbi innî limâ enzelte ileyye min hayrin fakîr
Meali: “Rabbim! Bana lütfedeceğin her hayra muhtacım.” (Kasas, 28/24)
Bağlam: Hz. Musa (a.s.), Mısır’dan kaçıp Medyen’e vardığında yorgun, yalnız ve açtı. Bu duayı yaptı ve ardından Allah ona hem barınak hem eş hem de rızık verdi.
Açıklama: Bu dua, Allah’a karşı muhtaçlığın itirafıdır. Zor zamanlarda insanın ihtiyacını en saf şekilde dile getirir.
- Rasûlullah’ın Sıkıntı Anında Yaptığı Dua
Arapça: اَللّٰهُمَّ رَحْمَتَكَ أَرْجُو فَلَا تَكِلْنِي إِلَى نَفْسِي طَرْفَةَ عَيْنٍ وَأَصْلِحْ لِي شَأْنِي كُلَّهُ، لَا إِلٰهَ إِلَّا أَنْتَ
Okunuşu: Allahümme rahmeteke ercû fe lâ tekilnî ilâ nefsî tarfete aynin ve aslih lî şe’nî kullehû lâ ilâhe illâ ente
Meali: “Allah’ım! Rahmetini ümit ediyorum. Göz açıp kapayıncaya kadar bile beni nefsime bırakma. Halimi bütünüyle ıslah eyle. Senden başka ilah yoktur.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 110)
Açıklama: Bu dua, Allah’a tam bir teslimiyeti ve O’nsuz bir an bile var olamayacağımızı ifade eder.
Bölüm 2: Hastalık ve Şifa Duaları
İnsanın karşılaştığı en ağır imtihanlardan biri, bedensel ya da ruhsal hastalıklardır. Hastalık, hem sabrın hem de Allah’a yönelişin en güçlü vesilelerinden biridir. Kur’an ve sahih sünnet, şifayı yalnızca tıbbî yöntemlerde değil, aynı zamanda kalbin ve ruhun Allah’a dayanmasında bulur. Dua, bu süreçte hem manevi bir tedavi hem de sabır ve ümit kaynağıdır.
- Hz. Eyyûb’un (a.s.) Duası — “Ennî messeniyed-durru ve ente erhamur-râhimîn”
Arapça: أَنِّي مَسَّنِيَ الضُّرُّ وَأَنْتَ أَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ
Okunuşu: Ennî messeniyed-durru ve ente erhamur-râhimîn
Meali: “Bana gerçekten zarar dokundu; Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin.” (Enbiyâ, 21/83)
Bağlam: Hz. Eyyûb (a.s.), uzun süren ağır hastalığı sırasında bu duayı etti. Rabbimiz, onun sabrını övdü ve şifasını ihsan etti.
Açıklama: Bu dua, sabrı ve Allah’ın rahmetine olan tam güveni temsil eder. Hastalık anında hem teslimiyet hem de şifa talebidir.
- Rasûlullah’ın Şifa Duası
Arapça: اَذْهِبِ الْبَاسَ رَبَّ النَّاسِ، اشْفِ وَأَنْتَ الشَّافِي، لَا شِفَاءَ إِلَّا شِفَاؤُكَ، شِفَاءً لَا يُغَادِرُ سَقَمًا
Okunuşu: Ezhibi’l-be’s, rabbe’n-nâs, işfî ve ente’ş-şâfî, lâ şifâe illâ şifâuke, şifâen lâ yugâdiru seqamâ
Meali: “Ey insanların Rabbi! Hastalığı gider. Şifa ver, şifayı ancak Sen verirsin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur; öyle bir şifa ver ki hiçbir hastalık bırakmasın.” (Buhârî, Tıbb, 37)
Açıklama: Bu dua, şifanın asıl kaynağının Allah olduğunu hatırlatır ve kalbe derin bir teslimiyet duygusu verir.
- Fâtiha Sûresi ile Şifa
Arapça: بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ Elhamdu lillahi rabbil-alemin…
Meali: “Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla… Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur…”
Bağlam: Sahabeden bir grup, bir kabilenin reisine Fâtiha okuyarak dua etmiş ve Allah’ın izniyle şifa bulmuştu. Rasûlullah ﷺ bunu onaylamıştır.
Açıklama: Fâtiha, hem manevi hem fiziksel şifa için okunabilir; çünkü içinde hem hamd, hem tevhit, hem de rahmet talebi vardır.
- “Allahümme Rabben-nâs, ezhibi’l-be’s…” (Kısa Versiyon)
Arapça: اَللّٰهُمَّ رَبَّ النَّاسِ، اَذْهِبِ الْبَاسَ، اشْفِ أَنْتَ الشَّافِي
Meali: “Allah’ım! İnsanların Rabbi! Hastalığı gider, şifa ver; çünkü şifa veren ancak Sensin.”
Açıklama: Rasûlullah’ın en çok hastalar için tavsiye ettiği kısa ve etkili şifa duasıdır.
Bölüm 3: Kaygı, Korku ve Üzüntü İçin Dualar
İnsanın kalbini en çok yoran yüklerden biri, geleceğe dair kaygılar, beklenmedik korkular ve içten içe kemiren üzüntülerdir. Bu duygular, bazen insanı hayattan koparacak kadar ağır olabilir. Kur’an ve sahih sünnet, bu anlarda kalbi teskin edecek, aklı berraklaştıracak ve ruhu yeniden güçlendirecek dualar öğretmiştir.
- Rasûlullah’ın Kaygı ve Üzüntü Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنَ الهَمِّ وَالحَزَنِ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنَ العَجْزِ وَالكَسَلِ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنَ الجُبْنِ وَالبُخْلِ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ غَلَبَةِ الدَّيْنِ وَقَهْرِ الرِّجَالِ
Okunuşu: Allahümme innî e‘ûzü bike minel-hemmi vel-hazen, ve e‘ûzü bike minel-‘aczi vel-kesel, ve e‘ûzü bike minel-cübni vel-buhl, ve e‘ûzü bike min galebeti’d-deyni ve kahri’r-ricâl
Meali: “Allah’ım! Kaygı ve üzüntüden Sana sığınırım. Acizlik ve tembellikten Sana sığınırım. Korkaklık ve cimrilikten Sana sığınırım. Borcun altında ezilmekten ve insanların baskısından Sana sığınırım.” (Buhârî, De’avât, 38)
Açıklama: Bu dua, ruhun üzerindeki dört büyük yükü hedef alır: üzüntü, tembellik, korku ve baskı. Kalbe hem cesaret hem de iç huzur verir.
- “Hasbiyallahu lâ ilâhe illâ huve…”
Arapça: حَسْبِيَ اللهُ لَا إِلٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ
Okunuşu: Hasbiyallahu lâ ilâhe illâ huve aleyhi tevekkeltu ve huve rabbul-arşil-azîm
Meali: “Allah bana yeter. O’ndan başka ilah yoktur. O’na tevekkül ettim. O, yüce Arş’ın Rabbidir.” (Tevbe, 9/129)
Açıklama: Kaygının temelinde belirsizlik korkusu yatar. Bu dua, kalbe kesin bir güven ve tevekkül yerleştirir.
- Korku Anında Okunan Dua
Arapça: حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الوَكِيلُ
Okunuşu: Hasbunallahu ve ni‘mel-vekîl
Meali: “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir.” (Âl-i İmrân, 3/173)
Bağlam: Uhud Savaşı sonrası Müslümanlara korku salmak isteyen haberlere karşı sahabe bu duayı okuyarak imanlarını pekiştirdi.
Açıklama: Bu söz, hem korkuyu hem de düşman baskısını etkisiz hale getirecek bir teslimiyet ifadesidir.
- Gece Korkusu veya Kabus İçin Dua
Arapça: أَعُوذُ بِكَلِمَاتِ اللّٰهِ التَّامَّةِ مِنْ غَضَبِهِ وَعِقَابِهِ، وَشَرِّ عِبَادِهِ، وَمِنْ هَمَزَاتِ الشَّيَاطِينِ وَأَنْ يَحْضُرُونِ
Okunuşu: E‘ûzü bikelimâtillâhi’t-tâmmeti min gadabihî ve ‘ikâbihî, ve şerri ‘ibâdihî, ve min hemezâti’ş-şeyâtîni ve en yahdurûn
Meali: “Allah’ın eksiksiz kelimelerine sığınırım; O’nun gazabından, azabından, kullarının kötülüğünden, şeytanların vesveselerinden ve bana yaklaşmalarından.”
Açıklama: Özellikle gece korkuları, kabuslar ve ruhsal huzursuzluk anlarında okunur. Kalbi koruyucu bir kalkan gibidir.
Eğer istersen buradan sonra “Şükür ve Teşekkür Duaları” bölümüne geçelim; böylece kitabında sadece sıkıntı anlarına değil, nimet anlarına da yönelen bir denge oluşur.
Bölüm 4: Şükür ve Teşekkür Duaları
İnsanın kalbini huzurla dolduran en yüce duygulardan biri, şükürdür. Şükür, sadece dil ile “Elhamdülillah” demek değil; nimetin farkına varmak, onu verenin Allah olduğunu bilmek ve nimeti O’nun rızasına uygun şekilde değerlendirmektir. Kur’an ve sahih sünnet, şükrün hem nimetin artmasına vesile olduğunu hem de kulun Rabbine yakınlaşmasının en etkili yollarından biri olduğunu bildirir.
- “Elhamdülillahi Rabbil-âlemîn”
Arapça: ٱلْـحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ ٱلْعَـٰلَمِينَ
Okunuşu: Elhamdülillahi rabbil-âlemîn
Meali: “Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.” (Fâtiha, 1/2)
Açıklama: Kur’an’ın ilk ayeti, şükrün en özlü ifadesidir. Nimetin küçüğü-büyüğü fark etmeksizin her hâlde söylenebilir.
- Rasûlullah’ın Nimetten Sonra Söylediği Dua
Arapça: اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي بِنِعْمَتِهِ تَتِمُّ الصَّالِحَاتُ
Okunuşu: Elhamdülillâhillezî bi-ni‘metihî tetimmus-sâlihât
Meali: “Bütün hayırlı işler, Allah’ın nimetiyle tamamlanır. Hamd O’na mahsustur.” (İbn Mâce, Nikâh, 25)
Açıklama: Bir hayır, başarı veya güzellik tamamlandığında okunur. Nimeti Allah’a nispet ederek kalpte tevazuu korur.
- Hz. Süleyman’ın Şükür Duası
Arapça: رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَىٰ وَالِدَيَّ وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضَاهُ وَأَدْخِلْنِي بِرَحْمَتِكَ فِي عِبَادِكَ الصَّالِحِينَ
Okunuşu: Rabbi evzi‘nî en eşkure ni‘metekellezî en‘amte aleyye ve alâ vâlideyye ve en a‘mele sâlihan terdâhu ve edhılni bi-rahmetike fî ibâdikes-sâlihîn
Meali: “Rabbim! Bana ve anne-babama verdiğin nimete şükretmemi, razı olacağın salih işler yapmamı ilham et ve beni rahmetinle salih kullarının arasına kat.” (Neml, 27/19)
Açıklama: Bu dua, şükrün sadece dilde değil, amelde de olması gerektiğini öğretir.
- Yataktan Kalkınca Rasûlullah’ın Söylediği Hamd
Arapça: اَلْـحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي أَحْيَانَا بَعْدَ مَا أَمَاتَنَا وَإِلَيْهِ النُّشُورُ
Okunuşu: Elhamdülillâhillezî ahyânâ ba‘de mâ emâtenâ ve ileyhi’n-nüşûr
Meali: “Bizi öldürdükten sonra dirilten Allah’a hamd olsun. Dönüş O’nadır.” (Buhârî, De’avât, 7)
Açıklama: Yeni bir güne uyanmanın bile şükre değer bir nimet olduğunu hatırlatır.
Bölüm 5: Affetme ve Arınma Duaları
İnsanın kalbini en çok huzursuz eden yüklerden biri, hem kendi işlediği günahların pişmanlığı hem de başkalarına karşı taşıdığı kin, öfke ve kırgınlıklardır. Kur’an ve sahih sünnet, kalbin bu yüklerden arınmasını, Allah’tan af dilemenin ve başkalarını affetmenin hem dünya hem de ahiret saadeti için zorunlu olduğunu öğretir. Dua, bu arınma sürecinin en güçlü vesilesidir.
- “Rabbiğfir lî ve li-vâlideyye ve li’l-mü’minîne yevme yekûmul-hisâb”
Arapça: رَبِّ اغْفِرْ لِي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ
Okunuşu: Rabbiğfir lî ve li-vâlideyye ve li’l-mü’minîne yevme yekûmul-hisâb
Meali: “Rabbim! Beni, anne-babamı ve bütün müminleri hesap gününde bağışla.” (İbrahim, 14/41)
Açıklama: Bu dua, hem kendimiz hem sevdiklerimiz hem de bütün müminler için bağışlanma talebidir; kalpte kardeşlik duygusunu güçlendirir.
- “Allahümme innî zalemtü nefsî zulmen kesîrâ…”
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي ظَلَمْتُ نَفْسِي ظُلْمًا كَثِيرًا، وَلَا يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إِلَّا أَنْتَ، فَاغْفِرْ لِي مَغْفِرَةً مِنْ عِنْدِكَ، وَارْحَمْنِي، إِنَّكَ أَنْتَ الْغَفُورُ الرَّحِيمُ
Okunuşu: Allahümme innî zalemtü nefsî zulmen kesîrâ, ve lâ yağfiru’z-zünûbe illâ ente, fagfir lî mağfireten min ‘indike verhamnî, inneke ente’l-gafûru’r-rahîm
Meali: “Allah’ım! Ben kendime çok zulmettim. Günahları ancak Sen bağışlarsın. Bana katından bir bağışlanma ver ve bana merhamet et. Şüphesiz Sen çok bağışlayan, çok merhamet edensin.” (Buhârî, De’avât, 16)
Açıklama: Rasûlullah’ın öğrettiği bu dua, tevbenin en içten ifadelerinden biridir.
- “Ve’l-âfîne ani’n-nâs” — İnsanları Affetme
Ayet: “Onlar, öfkelerini yutar ve insanları affederler. Allah iyilik edenleri sever.” (Âl-i İmrân, 3/134)
Açıklama: Affetmek, sadece karşıdakine değil, öncelikle affedenin kendi ruhuna yapılan bir iyiliktir. Bu ayet, affetmeyi imanın bir kemal sıfatı olarak gösterir.
- Rasûlullah’ın Affedilme Talebi
Arapça: أَسْتَغْفِرُ اللّٰهَ الَّذِي لَا إِلٰهَ إِلَّا هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ وَأَتُوبُ إِلَيْهِ
Okunuşu: Estağfirullâhillezî lâ ilâhe illâ huve’l-hayyu’l-kayyûmu ve etûbu ileyh
Meali: “Hayy ve Kayyum olan, kendisinden başka ilah bulunmayan Allah’tan bağışlanma diler ve O’na tevbe ederim.”
Açıklama: Rasûlullah ﷺ bu istiğfarı günde yüz defa yapardı. Bu, sürekli arınmanın bir yolu olarak görülmelidir.
Bölüm 6: Rızık ve Bereket Duaları
Rızık, yalnızca yenilen içilen, kazanılan para veya mal değildir; sağlık, huzur, sevgi, ilim, dostluk ve ömür de rızkın bir parçasıdır. Kur’an ve sahih sünnet, rızkın kaynağının yalnızca Allah olduğunu, kulun O’na yönelerek hem helal kazanç hem de bereket talep etmesi gerektiğini öğretir. Bereket ise, az görünen şeyin kalpte çok hissedilmesi ve hayırla artmasıdır.
- “Rabbi innî limâ enzelte ileyye min hayrin fakîr”
Arapça: رَبِّ إِنِّي لِمَا أَنْزَلْتَ إِلَيَّ مِنْ خَيْرٍ فَقِيرٌ
Okunuşu: Rabbi innî limâ enzelte ileyye min hayrin fakîr
Meali: “Rabbim! Bana lütfedeceğin her hayra muhtacım.” (Kasas, 28/24)
Bağlam: Hz. Musa (a.s.), Mısır’dan kaçıp Medyen’e geldiğinde yorgun, aç ve yalnızdı. Bu duayı yaptı; Allah ona barınak, aile ve rızık ihsan etti.
Açıklama: Rızık talebinde en saf ifadelerden biridir; her hayrı Allah’tan bilmenin sembolüdür.
- Rızık ve Bereket İçin Sabah Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ عِلْمًا نَافِعًا، وَرِزْقًا طَيِّبًا، وَعَمَلًا مُتَقَبَّلًا
Okunuşu: Allahümme innî es’elüke ‘ilmen nâfi‘an, ve rızkan tayyiban, ve ‘amelen mutekabbelen
Meali: “Allah’ım! Senden faydalı ilim, helal ve temiz rızık, kabul edilmiş amel dilerim.” (İbn Mâce, Ticârât, 25)
Açıklama: Rızık talebini sadece maddi değil, manevi boyutuyla da bütünleştirir.
- Bereket Duası — Rasûlullah’ın Tavsiyesi
Arapça: بَارَكَ اللّٰهُ لَكَ فِي أَهْلِكَ وَمَالِكَ
Okunuşu: Bârakallâhu leke fî ehlike ve mâlik
Meali: “Allah ailene ve malına bereket versin.”
Açıklama: Başkaları için yapılan bu dua, hem bereketi hem de kardeşlik sevgisini artırır.
- Kur’an’da Bereket Talebi
Ayet: “Rabbim! Beni bereketli bir yere yerleştir; Sen, konuk edenlerin en hayırlısısın.” (Mü’minûn, 23/29)
Açıklama: Sadece malda değil, mekânda, çevrede ve fırsatlarda da bereket istemeyi öğretir.
Bölüm 7: Aile ve Nesil İçin Dualar
Aile, insanın ilk sığınağı, inancın ve ahlakın ilk öğrenildiği yuvadır. Kur’an ve sahih sünnet, hem eşler arasındaki muhabbeti hem de nesillerin salih yetişmesini dua ile talep etmeyi teşvik eder. Sağlam bir aile, sadece dünya huzuru değil; ahirette de birlikte cennete girebilme umududur.
- “Rabbenâ heb lenâ min ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ…”
Arapça: رَبَّنَا هَبْ لَنَا مِنْ أَزْوَاجِنَا وَذُرِّيَّاتِنَا قُرَّةَ أَعْيُنٍ وَاجْعَلْنَا لِلْمُتَّقِينَ إِمَامًا
Okunuşu: Rabbenâ heb lenâ min ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrete a‘yunin vec‘alnâ li’l-müttakîne imâmâ
Meali: “Rabbimiz! Eşlerimizden ve çocuklarımızdan göz aydınlığı olacak kimseler lütfet ve bizi takva sahiplerine önder kıl.” (Furkan, 25/74)
Açıklama: Bu dua, hem aile saadetini hem de manevi önderlik vasfını talep eder.
- Hz. İbrahim’in Nesil Duası
Arapça: رَبِّ اجْعَلْنِي مُقِيمَ الصَّلَاةِ وَمِنْ ذُرِّيَّتِي ۚ رَبَّنَا وَتَقَبَّلْ دُعَاءِ
Okunuşu: Rabbi’c‘alnî mukîme’s-salâti ve min zürriyyetî, rabbenâ ve tekabbel du‘â
Meali: “Rabbim! Beni ve soyumdan gelenleri namazı dosdoğru kılanlardan eyle. Rabbimiz! Duamı kabul buyur.” (İbrahim, 14/40)
Açıklama: Neslin ibadetle yoğrulmuş bir hayat yaşaması için yapılacak en temel dualardandır.
- Ailede Birlik ve Muhabbet İçin Dua
Arapça: اَللّٰهُمَّ أَلِّفْ بَيْنَ قُلُوبِنَا وَأَصْلِحْ ذَاتَ بَيْنِنَا
Okunuşu: Allahümme ellif beyne kulûbinâ ve aslih zâte beyninâ
Meali: “Allah’ım! Kalplerimizi birbirine ısındır ve aramızdaki ilişkileri ıslah eyle.”
Açıklama: Eşler, kardeşler ve aile bireyleri arasındaki muhabbetin güçlenmesi için okunabilir.
- Nesillerin Korunması İçin Dua
Ayet: “Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri şeytanın şerrinden koru.” (Sâffât, 37/100)
Açıklama: Sadece maddi değil, manevi tehlikelerden de korunma talebidir; çocuk terbiyesinde en önemli niyetlerden biridir.
Bölüm 8: Günahların Affı İçin Dualar
İnsan, fıtratı gereği hata yapabilen bir varlıktır. Kur’an ve sahih sünnet, hatalardan dönüş kapısının her zaman açık olduğunu, Allah’ın affının ise sonsuz olduğunu bildirir. Affedilme talebi, yalnızca geçmişteki günahları silmek için değil; gelecekte günaha düşmemek için de manevi bir kalkandır.
- “Rabbena zalemnâ enfusenâ…”
Arapça: رَبَّنَا ظَلَمْنَا أَنْفُسَنَا وَإِنْ لَمْ تَغْفِرْ لَنَا وَتَرْحَمْنَا لَنَكُونَنَّ مِنَ الْخَاسِرِينَ
Okunuşu: Rabbena zalemnâ enfusenâ ve in lem tağfir lenâ ve terhamnâ le-nekûnenne minel-hâsirîn
Meali: “Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen mutlaka hüsrana uğrayanlardan oluruz.” (A’râf, 7/23)
Bağlam: Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın tevbe duasıdır; insanın Allah’a yönelmesinin en içten örneklerinden biridir.
- Seyyidü’l-İstğifar
Arapça: اَللّٰهُمَّ أَنْتَ رَبِّي لَا إِلٰهَ إِلَّا أَنْتَ، خَلَقْتَنِي وَأَنَا عَبْدُكَ، وَأَنَا عَلَىٰ عَهْدِكَ وَوَعْدِكَ مَا اسْتَطَعْتُ، أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا صَنَعْتُ، أَبُوءُ لَكَ بِنِعْمَتِكَ عَلَيَّ، وَأَبُوءُ بِذَنْبِي، فَاغْفِرْ لِي، فَإِنَّهُ لَا يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إِلَّا أَنْتَ
Okunuşu: Allahümme ente rabbî lâ ilâhe illâ ente, halaktenî ve ene abdük, ve ene alâ ahdike ve va‘dike mesteta‘tü, e‘ûzü bike min şerri mâ sana‘tü, ebûü leke bi-ni‘metike aleyye, ve ebûü bi-zenbî, fağfir lî, fe innehû lâ yağfiru’z-zünûbe illâ ente
Meali: “Allah’ım! Sen benim Rabbimsin. Senden başka ilah yoktur. Beni Sen yarattın, ben Senin kulunum. Gücüm yettiğince Sana verdiğim söz üzereyim. Yaptığım kötülüklerin şerrinden Sana sığınırım. Bana verdiğin nimetleri itiraf ediyorum; günahımı da itiraf ediyorum. Beni bağışla, çünkü günahları ancak Sen bağışlarsın.” (Buhârî, De’avât, 2)
Açıklama: Rasûlullah ﷺ, bu duayı sabah-akşam okuyan kişinin cennete gireceğini müjdelemiştir.
- “Estağfirullah” ile Sürekli Arınma
Arapça: أَسْتَغْفِرُ اللّٰهَ
Okunuşu: Estağfirullah
Meali: “Allah’tan bağışlanma dilerim.”
Açıklama: Rasûlullah ﷺ, günde yetmiş ila yüz defa istiğfar ederdi. Bu, kalbi sürekli temiz tutmanın en kolay yoludur.
- “Ve’tûb aleynâ inneke ente’t-Tevvâbu’r-Rahîm”
Arapça: وَتُبْ عَلَيْنَا إِنَّكَ أَنْتَ التَّوَّابُ الرَّحِيمُ
Okunuşu: Ve’tûb aleynâ inneke ente’t-Tevvâbu’r-Rahîm
Meali: “Tevbemizi kabul et. Şüphesiz Sen, tevbeleri çokça kabul eden, çok merhametlisin.” (Bakara, 2/128)
Açıklama: Günahların affı için kısa, öz ve derin anlamlı bir duadır.
Bölüm 9: Sabır ve Direnç Duaları
Hayat, inişleri ve çıkışlarıyla bir imtihan yolculuğudur. Zorluklar, sıkıntılar, kayıplar ve geciken umutlar karşısında kulun en büyük azığı sabırdır. Sabır, pasif bir bekleyiş değil; imanı, gayreti ve teslimiyeti koruyarak yola devam etmektir. Kur’an ve sahih sünnet, bu yolda kalbi güçlendirecek, direnç verecek dualar öğretmiştir.
- “Rabbi efrığ aleynâ sabrâ…”
Arapça: رَبَّنَا أَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْرًا وَثَبِّتْ أَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ
Okunuşu: Rabbenâ efrığ aleynâ sabrâ ve sebbid akdâmenâ venṣurnâ ale’l-kavmi’l-kâfirîn
Meali: “Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sabit kıl ve bize inkârcı topluluğa karşı yardım et.” (Bakara, 2/250)
Bağlam: Bu dua, zor bir mücadele öncesinde müminlerin dilinden yükselmiştir. Sabır, cesaret ve ilahi yardım isteğini birleştirir.
- “Innallâhe meassâbirîn” — Allah Sabredenlerle Beraberdir
Ayet: “Şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.” (Bakara, 2/153)
Açıklama: Bu ifade, dua niyetine tekrarlandığında, kulun kalbine ilahi yakınlığı hissettirir.
- Rasûlullah’ın Bela Anında Söylediği Dua
Arapça: اَللّٰهُمَّ أَجِرْنِي فِي مُصِيبَتِي وَأَخْلِفْ لِي خَيْرًا مِنْهَا
Okunuşu: Allahümme ecirnî fî musîbetî ve ahlif lî hayran minhâ
Meali: “Allah’ım! Musibetim karşılığında bana ecir ver ve ondan daha hayırlısını nasip et.” (Müslim, Cenâiz, 3)
Açıklama: Bu dua, kayıplar ve zorluklar karşısında kalbi hem teselli eder hem de umudu canlı tutar.
- “Hasbunallahu ve ni‘mel-vekîl”
Arapça: حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ
Okunuşu: Hasbunallahu ve ni‘mel-vekîl
Meali: “Allah bize yeter; O ne güzel vekildir.” (Âl-i İmrân, 3/173)
Açıklama: Bu söz, hem teslimiyet hem de direnç duasıdır; kulun bütün yükünü Allah’a havale ettiğini ilan eder.
Bölüm 10: Sevgi, Merhamet ve Birlik İçin Dualar
Toplumun huzuru, bireylerin birbirine karşı taşıdığı sevgi, merhamet ve güvenle mümkündür. Kalplerin birliği, sadece sosyal barışın değil; aynı zamanda ilahî rahmetin de çekim merkezidir. Kur’an ve sahih sünnet, müminlerin arasındaki bağları kuvvetlendirmek ve birlik ruhunu diri tutmak için özel dualar öğretir.
- “Ve ellefe beyne kulûbihim” — Kalplerin Birleşmesi
Ayet: “O, onların kalplerini uzlaştırdı. Sen yeryüzündeki her şeyi harcasaydın yine de onların kalplerini uzlaştıramazdın. Fakat Allah onların arasını buldu.” (Enfâl, 8/63)
Açıklama: Bu ayet, kalplerin gerçek anlamda birleşmesinin ancak Allah’ın takdiriyle olacağını bildirir.
- Birlik ve Kardeşlik Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ أَلِّفْ بَيْنَ قُلُوبِنَا وَأَصْلِحْ ذَاتَ بَيْنِنَا وَاهْدِنَا سُبُلَ السَّلَامِ
Okunuşu: Allahümme ellif beyne kulûbinâ ve aslih zâte beyninâ vehdinâ subules-selâm
Meali: “Allah’ım! Kalplerimizi birbirine ısındır, aramızdaki ilişkileri ıslah et ve bizi selamet yollarına ilet.”
Açıklama: Müminler arasındaki sevgi ve kardeşliği güçlendirmek için toplu dualarda okunabilir.
- Merhamet Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ ارْزُقْنَا قُلُوبًا رَحِيمَةً وَلِسَانًا صَادِقًا
Okunuşu: Allahümme’rzuknâ kulûben rahîmete ve lisânen sâdıka
Meali: “Allah’ım! Bize merhametli kalpler ve doğru sözlü diller nasip et.”
Açıklama: Merhamet, bireyleri olduğu kadar toplumun tamamını iyileştiren bir nimettir.
- İman Kardeşliği İçin Ayet Duası
Ayet: “Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma. Rabbimiz! Şüphesiz Sen çok şefkatli, çok merhametlisin.” (Haşr, 59/10)
Açıklama: Müminlerin kalplerinden kin ve nefretin temizlenmesi, birlik ve kardeşliğin en güçlü temelidir.
Buradan sonra “Zorlukların Ardından Gelen Ferahlık Duaları” bölümüne geçebiliriz. Böylece kitabın umut ve toparlanma temasını işleyen kısmına adım atarız.
Bölüm 11: Zorlukların Ardından Gelen Ferahlık Duaları
Hayatın en değişmez hakikatlerinden biri, her zorluktan sonra bir kolaylığın gelmesidir. Kur’an bu gerçeği hem haber verir hem de kulun bu süreçte sabır ve umutla beklemesini öğütler. Dua, bu bekleyişi güçlendiren, kalbi ferahlatan ve kolaylık kapılarını açan en etkili vesiledir.
- “Fe innemea’l-usri yusrâ” — Zorlukla Birlikte Kolaylık
Ayet: “Şüphesiz, zorlukla beraber bir kolaylık vardır. Evet, gerçekten zorlukla beraber bir kolaylık vardır.” (İnşirah, 94/5-6)
Açıklama: Bu ayet, her sıkıntının içinde saklı bir ferahlık bulunduğunu, Allah’ın kulunu asla zorlukta bırakmayacağını hatırlatır.
- Ferahlık ve Rahmet Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ بَعْدَ العُسْرِ يُسْرًا وَبَعْدَ الضِّيقِ فَرَجًا
Okunuşu: Allahümme’c‘al ba‘de’l-‘usri yusrâ ve ba‘de’d-dîki feraçâ
Meali: “Allah’ım! Zorluktan sonra kolaylık, darlıktan sonra ferahlık nasip eyle.”
Açıklama: Kişiyi umutsuzluktan kurtarır, bekleyişini imanla ve huzurla sürdürmesini sağlar.
- Hz. Musa’nın Umut Duası
Arapça: رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي وَيَسِّرْ لِي أَمْرِي
Okunuşu: Rabbi’şrah lî sadri ve yessir lî emri
Meali: “Rabbim! Göğsümü genişlet ve işimi kolaylaştır.” (Tâhâ, 20/25-26)
Açıklama: Hem psikolojik rahatlama hem de işlerimizdeki engellerin kalkması için en etkili dualardandır.
- Teslimiyet ve Umut Duası
Arapça: حَسْبِيَ اللّٰهُ لَا إِلٰهَ إِلَّا هُوَ، عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ
Okunuşu: Hasbiyallahu lâ ilâhe illâ huve, aleyhi tevekkeltü ve huve rabbul-arşil-azîm
Meali: “Allah bana yeter. O’ndan başka ilah yoktur. O’na tevekkül ettim. O, yüce Arş’ın Rabbidir.”
Açıklama: Zorluk anlarında kalbi teslimiyetle doldurur ve kolaylık kapılarının açılacağına dair güveni pekiştirir.
Buradan sonra “Hastalık ve Ruhsal Sıkıntı Sonrası Şifa ve Güçlenme Duaları” bölümüne geçebiliriz. Böylece kitabın toparlanma ve yenilenme temasını tamamlarız.
Bölüm 12: Hastalık ve Ruhsal Sıkıntı Sonrası Şifa ve Güçlenme Duaları
Hastalıklar, fiziksel veya ruhsal olsun, insanı hem bedenen hem de manen yıpratır. Şifa bulduktan sonra ise, yeniden hayata dönmek, gücü toparlamak ve nimetin değerini bilmek gerekir. Kur’an ve sahih sünnet, bu dönemlerde hem şükrü hem de güçlenmeyi talep eden dualar öğretir.
- Şifa Sonrası Hamd Duası
Arapça: اَلْـحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي عَافَانِي مِمَّا ابْتَلَانِي بِهِ وَفَضَّلَنِي عَلَى كَثِيرٍ مِمَّنْ خَلَقَ تَفْضِيلًا
Okunuşu: Elhamdülillâhillezî âfânî mimmâ ibtelânî bihî ve faddalanî alâ kesîrin mimmen halaka tefdîlâ
Meali: “Beni içine düştüğüm sıkıntıdan kurtaran ve yarattıklarının çoğundan üstün kılan Allah’a hamd olsun.” (Tirmizî, De’avât, 100)
Açıklama: Şifa nimetine şükretmek, iyileşmenin kalıcı bereketini sağlar.
- Hz. Eyyûb’un Şükür ve Şifa Duası
Arapça: أَنِّي مَسَّنِيَ الضُّرُّ وَأَنْتَ أَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ
Okunuşu: Ennî messeniyed-durru ve ente erhamur-râhimîn
Meali: “Bana gerçekten zarar dokundu; Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin.” (Enbiyâ, 21/83)
Bağlam: Bu dua, şifaya kavuşmanın ardından Allah’ın rahmetine duyulan minneti de ifade eder.
- Güçlenme ve Direnç Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ قَوِّ إِيمَانِي وَاشْرَحْ صَدْرِي وَجَدِّدْ قُوَّتِي
Okunuşu: Allahümme kavvî îmânî ve’şrah sadri ve ceddid kuvvetî
Meali: “Allah’ım! İmanımı kuvvetlendir, göğsümü genişlet ve gücümü yenile.”
Açıklama: Hastalık sonrası sadece bedeni değil, ruhu ve imanı da güçlendirmek için okunabilir.
- İyileşme Sonrası Bereket Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ صِحَّتِي وَقُوَّتِي فِي طَاعَتِكَ
Okunuşu: Allahümme’c‘al sıhhâtî ve kuvvetî fî tâ‘atik
Meali: “Allah’ım! Sağlığımı ve gücümü Senin itaâtinde kullanmamı nasip eyle.”
Açıklama: Şifa sonrası ömrün kalanını hayırlı işlerle değerlendirme niyetini pekiştirir.
Bölüm 13: Yolculuk ve Korunma Duaları
Yolculuk, insana hem yeni imkânlar hem de çeşitli riskler getirir. Kur’an ve sahih sünnet, sefer sırasında hem bedensel hem de manevi korunmayı sağlayacak dualar öğretmiştir. Bu dualar, sadece fiziki tehlikelerden korunmak için değil; aynı zamanda yolculuğun hayır ve bereketle tamamlanması için de okunur.
- Yolculuk Duası (Rasûlullah’ın Öğrettiği)
Arapça: سُبْحَانَ الَّذِي سَخَّرَ لَنَا هَذَا وَمَا كُنَّا لَهُ مُقْرِنِينَ، وَإِنَّا إِلَى رَبِّنَا لَمُنْقَلِبُونَ
Okunuşu: Sübhânellezî sehhare lenâ hâzâ ve mâ kunnâ lehu mukrinîn, ve innâ ilâ rabbinâ le-munkalibûn
Meali: “Bunu bize boyun eğdiren Allah’ı tesbih ederiz; yoksa biz bunu kendiliğimizden yapamazdık. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz.” (Zuhruf, 43/13-14)
Açıklama: Rasûlullah ﷺ yolculuğa çıkarken binitine bindiğinde bu ayetleri okur, ardından dua ederdi.
- Seferde Korunma Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ أَنْتَ الصَّاحِبُ فِي السَّفَرِ وَالْخَلِيفَةُ فِي الأَهْلِ
Okunuşu: Allahümme ente’s-sâhibu fis-seferi ve’l-halîfetu fi’l-ehli
Meali: “Allah’ım! Yolculukta Sen en iyi dost, geride bıraktıklarımızın yanında ise en hayırlı vekilsin.” (Müslim, Hac, 425)
Açıklama: Yolculukta yalnız kalma hissini giderir, Allah’ın korumasını talep eder.
- Yol Güvenliği Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ وَعْثَاءِ السَّفَرِ وَكَآبَةِ المَنْظَرِ وَسُوءِ المُنْقَلَبِ فِي المَالِ وَالأَهْلِ
Okunuşu: Allahümme innî e‘ûzü bike min va‘sâi’s-seferi ve keâbeti’l-manzari ve sû’i’l-munkalebi fi’l-mâli ve’l-ehli
Meali: “Allah’ım! Yolculuğun zorluklarından, üzücü manzaralardan ve mal ile aile konusunda kötü bir dönüşten Sana sığınırım.” (Müslim, Hac, 425)
Açıklama: Hem maddi hem manevi selameti koruma altına almak için tavsiye edilmiştir.
- Evden Çıkarken Korunma Duası
Arapça: بِسْمِ اللّٰهِ، تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ، لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللّٰهِ
Okunuşu: Bismillâh, tevekkeltu alallâh, lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh
Meali: “Allah’ın adıyla çıkarım, Allah’a tevekkül ettim. Güç ve kuvvet ancak Allah’ın yardımı iledir.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 109)
Açıklama: Evden her çıkışta okunan bu dua, tüm adımların Allah’ın koruması altında olmasını niyaz eder.
Bölüm 14: Gece ve Gündüz Korunma Duaları
İnsanın gece ve gündüzü, hem nimet hem de imtihanlarla doludur. Gece, istirahat ve tefekkür vaktidir; gündüz ise çalışma ve gayretin zamanıdır. Kur’an ve sahih sünnet, bu vakitlerin bereketini artırmak ve kötülüklerden korunmak için çeşitli dualar öğretmiştir.
- Sabah ve Akşam Zikir Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ أَنْتَ رَبِّي لَا إِلٰهَ إِلَّا أَنْتَ، خَلَقْتَنِي وَأَنَا عَبْدُكَ، وَأَنَا عَلَى عَهْدِكَ وَوَعْدِكَ مَا اسْتَطَعْتُ…
Okunuşu (Kısaltılmış): Allahümme ente rabbî lâ ilâhe illâ ente, halaktenî ve ene abdük…
Meali: “Allah’ım! Sen benim Rabbimsin, Senden başka ilah yoktur. Beni Sen yarattın, ben Senin kulunum. Gücüm yettiğince Sana verdiğim söz üzereyim…” (Buhârî, De’avât, 2)
Açıklama: Rasûlullah ﷺ sabah-akşam bu duayı okuyan kişinin cennete gireceğini müjdelemiştir.
- Sabah Korunma Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَصْبَحْتُ أُشْهِدُكَ وَأُشْهِدُ حَمَلَةَ عَرْشِكَ، وَمَلَائِكَتَكَ، وَجَمِيعَ خَلْقِكَ أَنَّكَ أَنْتَ اللّٰهُ لَا إِلٰهَ إِلَّا أَنْتَ وَأَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُكَ وَرَسُولُكَ
Okunuşu: Allahümme innî asbahtu uşhiduke ve uşhidu hamalete arşik, ve melâiketek, ve cemîa halkik enneke ente’llâhu lâ ilâhe illâ ente ve enne Muhammeden abdüke ve rasûluke
Meali: “Allah’ım! Bu sabah Senin Allah olduğuna, Senden başka ilah olmadığına, Muhammed’in Senin kulun ve elçin olduğuna şahitlik ediyorum; Arşını taşıyan melekleri, tüm meleklerini ve bütün mahlûkatını da buna şahit tutuyorum.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 101)
- Gece Korunma Duası
Arapça: بِاسْمِكَ اللّٰهُمَّ أَمُوتُ وَأَحْيَا
Okunuşu: Bismike Allahümme emûtu ve ahyâ
Meali: “Allah’ım! Senin adınla ölür ve Senin adınla dirilirim.” (Buhârî, De’avât, 7)
Açıklama: Yatmadan önce okunan bu dua, geceyi Allah’ın korumasına teslim etmenin sembolüdür.
- Felak ve Nâs Sûreleri ile Korunma
Arapça: قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ … / قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِ …
Meali: “De ki: Sığınırım sabahın Rabbine… / De ki: Sığınırım insanların Rabbine…” (Felak ve Nâs Sûreleri)
Açıklama: Rasûlullah ﷺ gece uyumadan önce bu iki sûreyi okuyup avuçlarına üfler, ellerini bütün bedenine mesh ederdi.
Bölüm 15: Helal Kazanç ve İş Bereketi Duaları
İslam, kazancın helal yollardan elde edilmesini emreder ve helal rızkı kul için bir izzet vesilesi sayar. Helal kazanç, sadece maddi bolluk değil; gönül huzuru, işte bereket ve hayatın her alanında hayır demektir. Kur’an ve sahih sünnet, kazancın helal olması ve bereketli kılınması için pek çok dua öğretmiştir.
- Rızıkta Helallik Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اكْفِنِي بِحَلَالِكَ عَنْ حَرَامِكَ وَأَغْنِنِي بِفَضْلِكَ عَمَّنْ سِوَاكَ
Okunuşu: Allahümme’kfinî bi-halâlike an harâmik ve ağninî bi-fadlike ammen sivâk
Meali: “Allah’ım! Helalinle beni haramdan uzak tut ve lütfunla beni Senden başkasına muhtaç etme.” (Tirmizî, De’avât, 110)
Açıklama: Hem helal rızkın kapısını açar hem de insanı harama meyletmekten korur.
- İş Bereketi Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي أَعْمَارِنَا وَأَرْزَاقِنَا وَأَعْمَالِنَا
Okunuşu: Allahümme bârik lenâ fî a‘mârinâ ve erzâkinâ ve a‘mâlinâ
Meali: “Allah’ım! Ömrümüzde, rızkımızda ve işlerimizde bereket ihsan eyle.”
Açıklama: İşin bereketi, sadece kazancın artması değil; işin hayır getirmesi, huzur ve istikrar sağlamasıdır.
- Sabahın Bereketi
Hadis: Rasûlullah ﷺ buyurdu: “Allah’ım! Ümmetimin sabah vaktini bereketli kıl.” (Ebû Dâvûd, Cihad, 78)
Açıklama: Güne erken başlamak, hem rızkın hem de işlerin bereketini artırır.
- Tevekkül ile İşe Başlama Duası
Arapça: بِسْمِ اللّٰهِ تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللّٰهِ
Okunuşu: Bismillâh tevekkeltu alallâh ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh
Meali: “Allah’ın adıyla başlarım. Allah’a tevekkül ettim. Güç ve kuvvet ancak Allah’ın yardımı iledir.”
Açıklama: İşe adım atarken bu duayı okumak, hem manevi koruma hem de gönül huzuru sağlar.
Bölüm 16: İlim ve Hikmet İçin Dualar
İlim, insana sadece bilgi değil; doğruyu yanlıştan ayırma yeteneği, hikmetle hareket etme kabiliyeti ve Allah’a daha bilinçli kulluk imkânı verir. Kur’an ve sahih sünnet, ilmin artması ve hikmetle kullanılabilmesi için dualar öğretmiştir. Bu dualar, hem öğrenciler hem öğretmenler hem de hayat boyu öğrenmeye devam eden herkes için bir rehberdir.
- “Rabbi zidnî ilmâ”
Arapça: رَبِّ زِدْنِي عِلْمًا
Okunuşu: Rabbi zidnî ilmâ
Meali: “Rabbim! İlmimi artır.” (Tâhâ, 20/114)
Açıklama: Kur’an’da doğrudan ilim talebi için öğretilen tek dua olması, bu isteğin değerini gösterir.
- Anlama ve Kavrama Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ افْتَحْ لَنَا أَبْوَابَ الْحِكْمَةِ وَانْشُرْ عَلَيْنَا رَحْمَتَكَ
Okunuşu: Allahümme’ftah lenâ ebvâbe’l-hikmeti venşur aleynâ rahmetek
Meali: “Allah’ım! Bize hikmet kapılarını aç ve rahmetini üzerimize yay.”
Açıklama: İlim ile hikmet arasındaki bağı kuvvetlendirir; bilginin doğru kullanılmasını sağlar.
- Hafıza ve Öğrenme Kolaylığı Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ مَا عَلَّمْتَنَاهُ حُجَّةً لَنَا وَلَا تَجْعَلْهُ حُجَّةً عَلَيْنَا
Okunuşu: Allahümme’c‘al mâ allemtenâhu hucceten lenâ ve lâ tec‘alhu hucceten aleynâ
Meali: “Allah’ım! Bize öğrettiğin ilmi lehimize delil kıl; aleyhimize delil kılma.”
Açıklama: İlim, amelle birleşmediğinde aleyhte delil olabilir. Bu dua, bilginin hayra dönüşmesini sağlar.
- Hz. Peygamber’in Öğrenme Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ انْفَعْنِي بِمَا عَلَّمْتَنِي وَعَلِّمْنِي مَا يَنْفَعُنِي وَزِدْنِي عِلْمًا
Okunuşu: Allahümmenfe‘nî bimâ allemtenî ve allimnî mâ yenfe‘unî ve zidnî ilmâ
Meali: “Allah’ım! Bana öğrettiğinle fayda ver, bana fayda verecek olanı öğret ve ilmimi artır.” (Tirmizî, De’avât, 128)
Açıklama: Bu dua, ilim talebini hem faydaya hem de berekete yönlendirir.
Bölüm 17: İstikamet ve Hidayet Duaları
İstikamet, inançta, amelde ve ahlakta doğru çizgiyi korumaktır. Hidayet ise, Allah’ın kuluna lütfettiği en büyük nimettir; insanı hem dünyada hem ahirette selamete ulaştırır. Kur’an ve sahih sünnet, doğru yolda sebat etmek ve dalaletten korunmak için pek çok dua öğretmiştir.
- Fâtiha Sûresi’ndeki Hidayet Duası
Arapça: اهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ
Okunuşu: İhdinâ’s-sırâta’l-müstakîm
Meali: “Bizi dosdoğru yola ilet.” (Fâtiha, 1/6)
Açıklama: Günde onlarca kez namazda tekrarladığımız bu ayet, hayatın her alanında istikamet talebini dile getirir.
- Kalbin Sabit Kalması İçin Dua
Arapça: يَا مُقَلِّبَ الْقُلُوبِ ثَبِّتْ قَلْبِي عَلَى دِينِكَ
Okunuşu: Yâ mukallibel-kulûb, sebbid kalbî alâ dînik
Meali: “Ey kalpleri evirip çeviren Allah’ım! Kalbimi dinin üzere sabit kıl.” (Tirmizî, De’avât, 2140)
Açıklama: Rasûlullah ﷺ bu duayı çokça yapar, sahabeye de tavsiye ederdi.
- Nifaktan ve Dalaletten Korunma Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ زَوَالِ نِعْمَتِكَ وَتَحَوُّلِ عَافِيَتِكَ وَفُجَاءَةِ نِقْمَتِكَ وَجَمِيعِ سَخَطِكَ
Okunuşu: Allahümme innî e‘ûzü bike min zevâli ni‘metike ve tahavvüli âfiyetike ve fucâeti nikmetike ve cemî‘i sehatike
Meali: “Allah’ım! Nimetinin yok olmasından, afiyetinin değişmesinden, gazabının aniden gelmesinden ve her türlü hoşnutsuzluğundan Sana sığınırım.” (Müslim, Zikr, 73)
- Peygamberimizin Yolunda Sabit Kalma Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اجْعَلْنِي عَلَى سُنَّةِ نَبِيِّكَ حَتَّى أَلْقَاكَ
Okunuşu: Allahümme’c‘alnî alâ sünneti nebiyyike hattâ elkâke
Meali: “Allah’ım! Sana kavuşuncaya kadar beni Peygamberinin sünneti üzere kıl.”
Açıklama: Bu dua, istikametin sadece imanla değil; aynı zamanda yaşam biçimiyle korunmasını talep eder.
Bölüm 18: Tehlikelerden ve Şerlerden Korunma Duaları
İnsan, hayatı boyunca görünür veya görünmez pek çok tehlikeyle karşılaşır. Bunlar bazen insanlardan, bazen nefsinden, bazen de şeytandan gelebilir. Kur’an ve sahih sünnet, kulun hem maddi hem manevi şerlerden korunması için etkili dualar öğretmiştir.
- Felak ve Nâs Sûreleri
Arapça: قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ … / قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِ …
Meali: “De ki: Sığınırım sabahın Rabbine… / De ki: Sığınırım insanların Rabbine…” (Felak ve Nâs Sûreleri)
Açıklama: Bu iki sûre, haset, büyü, vesvese ve gizli kötülüklerden korunmak için en güçlü manevi kalkanlardandır.
- Ayetü’l-Kürsî ile Korunma
Arapça: اللّٰهُ لَا إِلٰهَ إِلَّا هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ … (Bakara, 2/255)
Meali: “Allah, O’ndan başka ilah yoktur; diridir, kayyumdur…”
Açıklama: Rasûlullah ﷺ, Ayetü’l-Kürsî’yi okuyan kişinin Allah’ın izniyle sabaha kadar korunacağını haber vermiştir.
- Seyahat ve Günlük Hayatta Korunma Duası
Arapça: بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِي لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْءٌ فِي الأَرْضِ وَلَا فِي السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ العَلِيمُ
Okunuşu: Bismillâhillezî lâ yedurru me‘a’smihî şey’un fi’l-ardi ve lâ fi’s-semâi ve huve’s-semî‘u’l-alîm
Meali: “Yerde ve gökte hiçbir şey, O’nun adıyla birlikte zarar veremez. O, hakkıyla işiten ve bilendir.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 101)
Açıklama: Sabah-akşam üç kez okunduğunda, kişinin her türlü zarardan korunacağı müjdelenmiştir.
- Kötü İnsanlardan ve Fitneden Korunma Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اكْفِنِي شَرَّ كُلِّ شَرِيرٍ
Okunuşu: Allahümme’kfinî şerra kulli şerîr
Meali: “Allah’ım! Beni her türlü kötü kimsenin şerrinden koru.”
Açıklama: Hem bilinen hem bilinmeyen kötülüklere karşı koruma talebidir.
Bölüm 19: Yağmur, Bereket ve Doğa Olayları İçin Dualar
Tabiat, Allah’ın kudretinin bir tecellisidir. Yağmurun yağması, toprağın bereketlenmesi, güneşin doğması ve mevsimlerin değişmesi hep O’nun emriyle olur. Kur’an ve sahih sünnet, yağmur talebi, bereket isteği ve şiddetli doğa olaylarından korunmak için dualar öğretmiştir.
- Yağmur Talebi (İstiskâ) Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اسْقِنَا غَيْثًا مُغِيثًا مَرِيئًا مَرِيعًا نَافِعًا غَيْرَ ضَارٍ عَاجِلًا غَيْرَ آجِلٍ
Okunuşu: Allahümme’sqinâ ğaythan muğîthan merîen merîan nâfi‘an ğayra dârrin âcilen ğayra âcil
Meali: “Allah’ım! Bize hemen, faydalı, zarar vermeyen, bol ve bereketli yağmur indir.”
Açıklama: Rasûlullah ﷺ kuraklık zamanında bu şekilde dua ederdi
- Yağmur Yağarken Söylenen Hamd
Arapça: مُطِرْنَا بِفَضْلِ اللّٰهِ وَرَحْمَتِهِ
Okunuşu: Mutirnâ bi-fadlillâhi ve rahmetih
Meali: “Allah’ın lütfu ve rahmetiyle yağmur yağdı.” (Buhârî, İstiskâ, 34)
Açıklama: Yağmurun bir tesadüf değil; Allah’ın rahmetinin bir hediyesi olduğunu ifade eder.
- Şiddetli Rüzgâr ve Fırtınada Okunan Dua
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ خَيْرَهَا وَخَيْرَ مَا فِيهَا وَخَيْرَ مَا أُرْسِلَتْ بِهِ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّهَا وَشَرِّ مَا فِيهَا وَشَرِّ مَا أُرْسِلَتْ بِهِ
Okunuşu: Allahümme innî es’elüke hayrehâ ve hayre mâ fîhâ ve hayre mâ ursilet bih, ve e‘ûzü bike min şerriha ve şerri mâ fîhâ ve şerri mâ ursilet bih
Meali: “Allah’ım! Ondaki hayrı, onda olan hayrı ve gönderildiği şeydeki hayrı Senden isterim; ondaki şerden, onda olan şerden ve gönderildiği şeydeki şerden Sana sığınırım.” (Müslim, İstiskâ, 14)
- Bereketli Mevsimler İçin Dua
Arapça: اَللّٰهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبٍ وَشَعْبَانَ وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَ
Okunuşu: Allahümme bârik lenâ fî Recebe ve Şa‘bân ve bellığnâ Ramazân
Meali: “Allah’ım! Receb ve Şaban aylarını bize bereketli kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/214)
Açıklama: Mevsimlerin bereketi hem maddi hem manevi kazanımlarla ilgilidir.
Bölüm 20: Ölüm ve Ahiret Bilinci İçin Dualar
Ölüm, insan hayatının sonu değil; ebedî bir âlemin başlangıcıdır. Kur’an ve sahih sünnet, müminin hem ölüm gerçeğini unutmaması hem de ahirete hazırlıklı olması için pek çok dua öğretmiştir. Bu dualar, dünyada istikamet üzere yaşamayı ve ahirette Allah’ın rahmetine kavuşmayı hedefler.
- Son Nefeste Kelime-i Tevhid ile Göçme Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ آخِرَ كَلَامِنَا مِنَ الدُّنْيَا لَا إِلٰهَ إِلَّا اللّٰهُ
Okunuşu: Allahümme’c‘al âhira kelâminâ mine’d-dünyâ lâ ilâhe illallah
Meali: “Allah’ım! Dünyadaki son sözümüz ‘Lâ ilâhe illallah’ olsun.”
Açıklama: Rasûlullah ﷺ, bu şekilde ölen kişinin cennete gireceğini haber vermiştir.
- Kabir Azabından Korunma Duası
Arapça: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ وَمِنْ عَذَابِ جَهَنَّمَ، وَمِنْ فِتْنَةِ الْمَحْيَا وَالْمَمَاتِ، وَمِنْ شَرِّ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ
Okunuşu: Allahümme innî e‘ûzü bike min azâbi’l-kabri ve min azâbi cehenneme, ve min fitneti’l-mahyâ ve’l-memât, ve min şerri fitneti’l-Mesîhi’d-Deccâl
Meali: “Allah’ım! Kabir azabından, cehennem azabından, hayatın ve ölümün fitnesinden ve Deccal fitnesinin şerrinden Sana sığınırım.” (Müslim, Mesâcid, 128)
- Ahirette Rahmet Talebi
Arapça: رَبِّ اغْفِرْ لِي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ
Okunuşu: Rabbiğfir lî ve li-vâlideyye ve li’l-mü’minîne yevme yekûmü’l-hisâb
Meali: “Rabbim! Hesap gününde beni, anne-babamı ve bütün müminleri bağışla.” (İbrahim, 14/41)
- Cennet ve Cehennem ile İlgili Dua
Arapça: اَللّٰهُمَّ اجْعَلْنَا مِنْ أَهْلِ الْجَنَّةِ، وَنَجِّنَا مِنْ النَّارِ
Okunuşu: Allahümme’c‘alnâ min ehli’l-cenneti ve neccinâ mine’n-nâr
Meali: “Allah’ım! Bizi cennet ehli kıl ve bizi ateşten koru.”
Açıklama: Müminin en büyük arzusu, Allah’ın rahmetiyle cennete girmek ve cehennemden emin olmaktır.
HAZIRLAYAN: İDRİS GÖKALP